Kokunu İçime Öyle Bir Çekiyorum Ki!

Eve ilk girdiğin andan itibaren evi öyle bir koku sardı ki bize gelen kimse odandan çıkmak istemiyor.

Öyle bir tenin var ki geceleri uykunda gelip sana dokunup kokluyoruz.

Hatta bazen uyandırıyoruz ve sen sabah oldu diye gülücükler saçıp oynamak istiyorsun.

Kıyafetlerinin değiştirilmesinden hiç hoşlanmıyor, salıncakta sallanmaya bayılıyorsun.

Sürekli dedenle oynamak, oyuncakların etiketlerini yalamak ve altın değiştirilirken yuvarlanmak istiyorsun.

Banyo yapmayı, dışarıda gezmeyi, çocuklarla iletişim kurmayı seviyorsun.
Teyzen her geldiğinde bir oyuncak getirip sabah erkenden uyanıp seni görmek için bekliyor.

Dün yürüyüş yaparken senden büyük bir erkek çocuğu koşarak geldi ve senin ayağını sıktı, sen ona baktın ve gülümsedin, ben hemen elini tutup çektim ama... Nasıl anında müdahele edemedim diye hala içim içim yiyor.

Yine abarttım dimi...

Kuş Gibi

Bu gün sen 8,5 aylıksın.

Her yere emekleyerek gidiyorsun.

Altta iki dişin var.

Charlie'ye bayılıyorsun.

Baba, dede, mama, teyze, gel ve anane diyorsun.

Kahvaltıyı hepberaber yapıyoruz, sen kendin yemek istiyorsun.

Anneannenle mama sandalyenin üzerine kendi yaptığımız ekmekleri minik minik bölerek peynirle birlikte koyuyoruz.

Özenle iki parmağınla alıp ağzına atıyorsun, bazen denk getiremiyorsun ama bozuntuya vermeyip çiğniyormuş gibi yapıyorsun.

Anneannen kuş gibi diyor, serçe kuşları gibi...

Bir Karar Verdim!

Derin'den sonra hayata bir başka bakmaya başladım. Daha anlamaya çalışarak, daha ileriyi düşünerek, daha paranoyakça...

Hayatımdaki bu değişiklikleri bile kaydetmek istedim ama bir türlü ya birşeyi yazar ve öbürünü unutursam, ya Derin benim demek istediğimi başka anlarsa tasasından kurtulamamıştım.

Bu gün bir karar verdim ve bir defter aldım. Bilgisayarda, internette tutlan herşey bir gün yokolup gidebilir diye(paranoyakça düşünmenin son noktası:) )fotoğrafları da bastırmaya karar verdim.

Bakalım yıllar sonra okuduğunda neler değişmiş olacak...

Carter's

Ben hamileyken Amerika'ya giden sevgili arkadaşım Ceren, Derin'e Carter's tan bişeyler almıştı. Onun sayesinde keşfettiğim markaya bayılıyorum. Organik, esnek, yumuşacık ve tasarımları da harika. Kumaşları diğer markalardaki o kalın ve sert veya hemen ağzı burnu dağılan kumaşlardan çok farklı.

Maalesef ki Türkiye'de sadece İstanbul'da ve Ankara'da Panora'da Bebek By Pikkola'da bazı çeşitleri var.

Amerika'dan almaya kalktığınızda da Türkiye'ye gönderim yapmıyorlar ya da aldığınızın 4 katı gibi bir fiyata gönderiyorlar.

Ancak oralara gidecek veya gelecek arkadaşlarınız olursa alabiliyorsunuz.

Şiddetle tavsiye ederim.

Şımartmamak İstiyorum Ama...

Hep konuşuruz bir çocuk özgüvenli olmalı ama ukala olmamalı, şımarık olmamalı diye. Ama gelin görün ki insan kendi çocuğuna ne kadar kural koysa da bir nokta var ki çocukların hemen keşfettikleri bir nokta, bir anda o ne isterse oluveriyor. Daha 8 aylık bile değil ama hangi isteğini kime yaptırabilir keşfetmiş durumda.

Özellikle de anneanneyle dedeye: Yalandan öksürmeler, arabada kucağa alınsın diye mızmızlanıp yalandan ağlamalar...

Çiçekler Açsın

Eskilerden bir parçayı alıp yenilerle karıştırma taraftarıyım.

Wish List

Bu akşam Ankara'da shopping fest başlıyormuş. Birçok markada indirimler başladı bile, buna rağmen shopping festte neler olacak farklı bilmiyorum ama tatil için listemi hazırladım bile.

Ninni Perisi - Müjde Tuğsuz

Sevgili arkadaşım Chilek, kendisine gönderilen Ninni Perisi adlı CDlerden birini bana birini de yeni baba olmuş bir arkadaşımıza hediye etti. Ben de söz konusu çocuk olunca tüm anne babaların yaptığı gibi çok beğendim ve herkese tavsiyede bulunmak istiyorum. Aslında CDlerin içeriği aynı sadece dış görünüşleri cinsiyete göre farklılık gösteriyor.

İnanılmaz güzel niniler var ve bebekler bayılıyorlar. Müjde Tuğsuz ismini de ilk defa duydum, sesi hakikaten dinledikçe dinlenesi.

Modern ninni arayanlara duyrulur.

DIY: Arma Yapımı

Eskiden annelerimiz bi taraflarımıza dikerlerdi. Çok da havalı olurdu:)

Gel Dedesi Gel

Geçen hafta mutfağa iki dakikalığına gidip babasıyla başbaşa bırakınca babası telefonunu almak için kalkar kalkmaz fıkır fıkır yerinde duramayan kızım koltuktan yere düşmüştü. Koltuklar çok alçak olmasına rağmen ağrıdan ve uykusu çok geldiği için biz hastaneye gidene kadar baygınlık geçirdi. Hastaneye girince sanki hiç bir şey olmamış gibi gülücükler saçmaya başladı.

Aklımı oynatıyorum sanmıştım. Neyseki şimdi gayet iyi. Anneanneye söyleyemedik üzülmesin diye, biraz da korkudan tabi.
Şimdi arkadaşlarımla konuştukça her çocuğun bir düşme hikayesi oduğunu duyuyorum.Yine de ona her baktığımda için sızlıyor...

Şimdi anneanesi "Gel dedesi, gel Derin'i parka götür" diye diye "geh dede geh" demeye başlamış, bir de eliyle hareketini yapıyor:))

DIY: Kutu Yapımı

Hem ufak tefek şeyleri derleyip toparlamak hem de hediye paketi olarak kullanmak için ideal bir fikir. İnsan hediyeyi paketinden sevmeye başlıyor hem:)

Keçeden yapılan her şeyi çok seviyorum bazen derin'in kıyafetlerinin bir taraflarına da minik bir şeyler yapıp iliştiriyorum.

 

Yapımı da çok kolay bu kutuların. Gayet de sevimliler.

 

Baby Fashion

Hanımefendinin bahar stili...

Baby Girl

littlefashiongallery  tıklayıp neler var görebilirsiniz. Şimdilik bizim beğendiklerimizi giyiniyor ama bir süre sonra her şeye kendi karar vermeye başlayacak:)

İyi Haftasonları

Haftasonu yaklaştıkça güneş kendini göstermeye başladı sonunda, Cumartesileri o da seviyor belli ki.

Geçen Cumartesi Derin düştü, koltuktan ve kafasının arkası yere geldi. En tehlikeli yer kafasının arkasıymış. Çok korktuk, aklımızı oynatıyorduk neredeyse. Baygınlıklar geçirdi yarım saat boyunca ta ki biz hastaneye gidinceye kadar. Acildeki doktoru görünce kendine geldi. Ağrıdan olurmuş öyle.

Annem bütün hafta hastaydı, izin alamadım. Ona söyleyemedik üzülmesin diye.

Bu gün de babaannesi dizinden ameliyat olacak.

Böyle karışık bir haftaydı işte. Neyseki geçecek...