21 Nisan 2010 Çarşamba

KENDİNİ UNUTMUŞ TÜRK KADINI


Eskiden beri çok rahatsız olduğum bir durumdur bu: Kendini unutmuş kadın profili.
Onlara hediye alınırken hep eve alınır, hatta kendine hediye almaz evine birşeyler alır. Balkonun yapılma amacı hava almakken kapattırır, bahçesi varsa dört tarafı kapalı çardak yaptırır, hep kendini kapatmaya uğraşır. Onların evinde düzenli olmayan bir minik alan varsa hasta dahi olsa yatamaz, geceleri uyuyamaz.Gömleklerin hepsi ütülenip dolaba yerleştirilmeden, ayakkabılar yerlerini almadan oturup çayını içemez. Yemek yiyip o masada uzun uzun sohbet edemez, yendiyse yemek hemen toplanır masa.
Kendini unutmuştur!Hayatın keyfini çıkarmak nedir bilemez, hep öncelikleri vardır, saymakla bitmez...
Elbette öncelikler olsun, her yer düzenli ve temiz olsun ama bazen olamıyorsa da hayatı zehir etmesin. Bazen her şey mükemmel olamaz. Bazen dağınıkken bir yerler tadının çıkarılması gereken anlar vardır, onları atlamaya başladıysak sonu gelmez ve çığ gibi büyüyüp tüm hayatımızı sarmaya başlar bu kuruntular...
Böyle biri olmaktan kokuyorum sanırım.

12 yorum:

gunesyuksel dedi ki...

aynı gariban annecim.. sacını süpürge eder ya.. umarım bizim neslimiz biraz daha farklı olacak. bencil degil ama biraz daha kendini düşünür ve kendine de deger verir olacak..

Hande dedi ki...

ne güzel yazmışsın. bu dünyada ne kadar kalıcağımızı bile bilmiyoruz. hayatın keyfini çıkarmak verken, boş şeylerle kendine eziyet etmek neden hiç anlamıyorum.

Bero dedi ki...

Bir de evdeki tabak çanağın güzel olanını asla kendi kullanmaz, misafire verirler.
Hiçbirimiz böyle olmayalım, bu özellikler geçmiş nesilde kalsın lütfen :)

asmabahce dedi ki...

Güneş; kesinlikle bencil değil dediğin gibi kendine de değer verir olalım.
Hande; teşekkür ederim kesinlikle boş şeylerle kendine eziyet etmek niye anlayamıyorum ben de.
Bero; benim unuttuklarımı sen tamamlamışsın, en güzel eşyalar, odalar hep misafire ayrılır:)
Olmayalım biz böyle lütfen.

GÜL dedi ki...

söylediklerine tamamen katılıyorum arkadaşım...umarım artık tüm kadınlar saçını süperge etmekten vazgeçer hayat geçip gidiyor....çünkü

noyumberry dedi ki...

Sevgili asmabahçe maalesef dedikleriniz doğru..o kadar hayatımı zindan etmesem de etraf
toplanmadan oturamayanlardanım..
ama bazende boşvermişliğim oluyor..
sevgiyle kal..

Birsel ve İrem dedi ki...

Merhaba. Durumu çok güzel özetlemişsiniz. Önerilerinizi dikkate almaya çalışacağım.
Ziyaretiniz ve yorumunuz için teşekkür ederim.
Sevgiler.

asmabahce dedi ki...

Gül; hayat akıııpp gediyor maalesef,
Noyunberry; lütfen ara sıra beni hatırlayıp boşverin gitsin:),
Birsel ve İremcik; ben de teşekkür ederim sevgiler...

yeşim ertem dedi ki...

Fırının içini temizlerken tüm dünyanın onun içinde olduğunu zannettiğim anlar biliyorum :)))bazen biri beni durdursun durumları oluyor yaş ilerledikçe..Özellikle de evde kalan yemekleri sen yiyip tazelerini eşine çocuğuna yedirmeye başladığında tehlike çanları çalıyor demektir...ister çelış ister ev kadını ol , "özveri" kadınlığa mal edilmiş bir özellik(ay ne dolmuşum ben de:)
Sevgiler hepinize:)

pelininstyle dedi ki...

Hic sevmem ben bu tip kadini. Hatta kendisinin de kendisini sevdigini sanmiyorum:)Kadinlarin bu dunyada bir yeri bir sayginligi olmali. Ne zaman ki kadinlar kendilerini ev supurecek insan olarak gormekten vazgecerler iste o zaman bir suru sey degisir:)

asmabahce dedi ki...

Yeşim; ekmeğin tazesini, pastanın en güzel yerini ayırıyosan ama sen çok tatlısın:)),
Pelincim kurtulalım artık şu tip kadın rolünden, ohh beee yazdım rahatladım ben :)

pelininstyle dedi ki...

Bence de kurtulalim:) Iyi ki yazmissin:) Bayildim bu yaziya:)